Tuesday, July 26, 2011

BEYAZ ÇAY


Çay dünyada sudan sonra en çok içilen içecekmiş. Büyük ihtimalle Çinliler yükseltiyordur ortalamayı ama biz Türkler de hiç fena değiliz o konuda. Son yıllara kadar çay deyince siyah çayı anlardık, daha doğrusu "tavşan kanı" çayı..
Sonra bitki çayları çıktı ortaya, sağlıklı yaşam felsefesiyle beraber.
Ve şimdi de beyaz çay..
Şaşırtıcı bir bilgi: bütün çaylar aynı bitkiden gelirmiş..Bilimsel adıyla Camellia Sinensis bitkisinden..Yaprakların işleniş biçimiymiş çaya adını veren; siyah, yeşil, beyaz ve oolong (yarı fermante, yeşil siyah arası çay) diye ayırmamızı sağlayan... İşleniş sırasında yaprakların ne kadar oksijen emmesine izin verildiğiyle ilgili gelişirmiş bu fark da.. Daha çok oksijenle siyah çay, oksijen miktarı azaldıkça da daha yeşil çaylar elde edilirmiş..Hiç işlem görmemiş yapraklar da beyaz çay..

Eski yıllarda Çin'de sadece kraliyet ailesi için saklanan bu çok sağlıklı ve antioksidan özellikli çayı hararetle tavsiye ediyorum.

Çay hazırlanışı ile ilgili detaylar:
Çayın miktarını ne kadar fazla tutarsanız o kadar acı, çok az tutarsanız da zayıf bir aroması olur..
Altın kural: 1 fincan suya, 1 tatlı kaşığı çay yaprağı
(Poşet çayları boşverin, onlar çay değil, çay tozu...)
Çayın demlendiği suyun kaynar olması siyah çay için uygunken, daha hassas çaylar (yeşil, beyaz ve oolong) için daha düşük dereceli su önerilir.
Demleme süresine gelince: Siyah çay için 5 dakika- sonra acılaşmaya başlar.Diğer çaylar ve bitki çayları içinse 7 dakika önerilse de, daha uzun demlenmeyi de tolere edebilirler..
Son nokta: İyi su, çayın tadını tabi ki etkiler.. Musluk suyu kullanmayın..

Bilgiler bu kadar.
Keyifli çaylar ve çay sohbetleri...

.

No comments:

Post a Comment